11 Ocak 2010 Pazartesi

Kaybolmasin diye.

nas dedi ki "Çok hoşbiriydi..ilk görüşte çarpmadı belki ama aşık olmak için tüm özelliklere sahipti,tutkuluydu,güzeldi ve aşık olmanın zamanı gelmişti.... vucudum uzun zamandır bu kimyasal tepkimeden mahrum kalmıştı, vasopressin’in kokusunu, mideme giren ağrıları özlemiştim...hiç te zor değildi..matematiksel bi işlem gibiydi, eşitliğin bi tarafındaki tüm elemanların varlığı sonucun çıkması için yeterliydi...biriyle çıkmaya başladığınız ilk bikaç gün rütin ve genelde hep aynı olduğu halde apayrı bi lezzeti vardır..iki tarafta çekingen ama aşırı tutkulu ve heycanlıdır..bu ilk bikaç haftanın tadı keşke hep devam edebilse..

sevdiğiniz değil sevmeyi istediğiniz(henüz sadece hoşlandığınız:) kişinin yepyeni özelliklerini yavaş yavaş keşfetmeniz ve bunların size hiç batmaması bi ilişkide olabilecek en güzel şey...büyük bir iştahla öğrendiğiniz bu yanlar daha sonra kulağa tırmalayan bi melodiye dönüşcek çünki elbet bigün ayrılık çanları çalmaya başlıycak.
İlk haftalar çıktığınız kim olursa olsun böyle elbebek gülbebek geçer.. ama eninde sonunda o büyük sınavın verilceğe an gelip çatar. Kendimi bildim bileli hala hangisinin diğerini etkilediği anlayamadığım iki kavram, aşk ve seks...Eğer 4 ay önce aklıma gelseydi bu soru sevgimin her sorunu halledebilceğene inanan biri olarak tabiki aşk herşeye kadirdir derdim..ta ki kızlarin(en azından benim karşıma çıkan kızın) sevgiden, aşktan, herşeyden çok sevilmekten (ayrılmayı düşünücek hatta uyguluycak kadar:) rahatsız olduklarını öğrenene kadar. Bu sınavın ne zamanı ne de yeri bellidir..Hazırlık yapamazsınız, olanları gözününüz önünde canlandırıcak zamanınız bile olmaz...Beni bi sabah communication dersinden hemen sonra, X yurdunda, onun kendi odasında yakaladı...sınavın değerlendirmesi yoktu..sadece yurdun önündeki çimlerin üstünde sigara içerken sınavı kaybettiğimi anladım...kaybeden ne bendim ne de o aslında..olmasını istediğim şey olmamıştı sadece...Bunu okuyan bir kızın bana nasıl küfredebileceğini tahmin ediyorum :) ama ben sadece yaşadıklarımı anlatıyorum..yapabilceğem bişey yok kusura bakmayın :) içimde empatiden eser yoktu..birlikte olmuştuk ve eğlenmiştik..fazlası gelmedi içimden..onun ne geleceği, ne beni sevip sevmediği hiçbişey umrumda değildi...4 ay önceki anım aklıma geldi, oturup nerdeyse ağlıycaktım onu incitmiş olabilirim diye..
Sabahki communication dersinde içimden gelerek,isteyerek yazdığım essayi bir derste hoca şekle soktu ama dersin sonunda essayde benden hiçbirşey kalmamıştı..sadece tüm kalıplara uygun, coherent ve well orginized :) bi yazı kaldı geriye..Seksin,ilişkinin birlikteliğinde kuralları vardı..hepsine uydum ve geriye benim olmayan,rutin ve herşeyin yapılması gerektiği için yapıldığı bi ilişki kaldı :) ağlıycak kadar çok sevdiğim günü özledim....yine kurallara uymayan ama benim olan essayler yazmak istiyorum. Benim olan essayler..

bu yazi 24 Nisan 2003 Tarhinde mykoc.com sitesinnde yayinlanmistir.
http://www.mykoc.com/modules.php?name=News&file=article&sid=168