Bu blog en başta Koç Universitesindeki yıllarımda beraber çalıştığım hocamla olan notlarımı tutmak için açmıştım ancak zamanla içindeki yazılar bunun dışındaki herşeye hizmet etti. Artik bu siteyi kullanmıyorum. Kişisel iletişim için lütfen www.9katgofret.com ve akademik sayfam için www.cs.ubc.ca/~ghimmeto nu ziyaret edin.
I'm no longer maintaining this blog for personal and academic purposes. Please visit www.9katgofret.com to get to know me or www.cs.ubc.ca/~ghimmeto for my academic online identity.
4 Ağustos 2011 Perşembe
Sayim
Bazı şiirler gerçekten insanın dışarıyı ördüğü kalın duvarlardaki o ince çatlaklardan içeri süzülüpinsanın içine işlemeyi başarabiliyor. Bunlardan bir tanesine örnek de Cemal Süreyya'nın öptüm şiir. Yakın zamanda Sezen Aksu kendi yeni albümünde bu şiiri seslendirdi ve albümne ismini vveren bu şarkıyı öptüm olarak seslendirdi.
Ayışığında oturduk
Bileğinden öptüm seni
Sonra ayakta öptüm
Dudağından öptüm seni
Kapı aralığında öptüm
Soluğundan öptüm seni
Bahçede çocuklar vardı
Çocuğundan öptüm seni
Evime götürdüm yatağımda
Kasığından öptüm seni
Başka evlerde karşılaştık
İliğinden öptüm seni
En sonunda caddelere çıkardım
Kaynağından öptüm seni
Cemal SÜREYA
23 Ağustos 2010 Pazartesi
Gorusmeyeli
Dün gece ve bugün kendimi tekrar blog arayışına verdim. Reader'ima ekledigim birkac hayat memat ve fotografcilik blogundan sonra kendi blogumu uzun zamandir sahipsiz biraktigimin farkina vardim. Suanda tezimle ilgili calismalar yapmaktan (!) ve odami tasimaktan cok yogun oldugum icin ozel bir yazi yazamayacagim ancak Can Yucel'in guzel bir siiriyle karsilastim onu burada paylasip, burdan sivisacagim.
Bunca zaman bana anlatmaya çalistigini, kendimi buldugumda anladim.
Bunca zaman bana anlatmaya çalistigini, kendimi buldugumda anladim.
Herkesin mutlu olmak için baska bir yolu varmis,
Kendi yolumu çizdigimde anladim...
Yüreginde ask olmadan geçen hergün kayipmis,
Ask pesinden neden yalinayak kostugunu anladim...
Aci doruga ulastiginda gözyasi gelmezmis gözlerden,
Neden hiç aglamadigini anladim...
Aglayani güldürebilmek, aglayanla aglamaktan daha degerliymis,
Gözyasimi kahkaya çevirdiginde anladim...
Bir insani herhangi biri kirabilir, ama bir tek en çok sevdigi acitabilirmis,
Çok acittiginda anladim...
Fakat, hakedermis sevilen onun için dökülen her damla gözyasini,
Gözyaslariyla birlikte sevinçler terkettiginde anladim...
Yalan söylememek degil, gerçegi gizlememekmis marifet,
Yüregini elime koydugunda anladim...
''Sana ihtiyacim var, gel ! '' diyebilmekmis güçlü olmak,
Sana ''git'' dedigimde anladim...
Biri sana ''git'' dediginde, ''kalmak istiyorum'' diyebilmekmis sevmek,
Git dediklerinde gittigimde anladim...
Sana sevgim simarik bir çocukmus, her düstügünde ziril ziril aglayan,
Büyüyüp bana simsiki sarildiginda anladim...
Özür dilemek degil, ''affet beni'' diye haykirmak istemekmis pisman olmak,
Gerçekten pisman oldugumda anladim...
Ve gurur, kaybedenlerin, acizlerin maskesiymis, sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmis,
Yüregimde sevgi buldugumda anladim...
Ölürcesine isteyen beklemez, sadece umut edermis bir gün affedilmeyi,
Beni afetmeni ölürcesine istedigimde anladim...
Sevgi emekmis, Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür birakacak kadar
sevmekmis...
Can YUCEL
Kendi yolumu çizdigimde anladim...
Bir tek yasanarak ögrenilirmis hayat, okuyarak, dinleyerek degil...
Bildiklerini bana neden anlatmadigini, anladim...
Bildiklerini bana neden anlatmadigini, anladim...
Yüreginde ask olmadan geçen hergün kayipmis,
Ask pesinden neden yalinayak kostugunu anladim...
Aci doruga ulastiginda gözyasi gelmezmis gözlerden,
Neden hiç aglamadigini anladim...
Aglayani güldürebilmek, aglayanla aglamaktan daha degerliymis,
Gözyasimi kahkaya çevirdiginde anladim...
Bir insani herhangi biri kirabilir, ama bir tek en çok sevdigi acitabilirmis,
Çok acittiginda anladim...
Fakat, hakedermis sevilen onun için dökülen her damla gözyasini,
Gözyaslariyla birlikte sevinçler terkettiginde anladim...
Yalan söylememek degil, gerçegi gizlememekmis marifet,
Yüregini elime koydugunda anladim...
''Sana ihtiyacim var, gel ! '' diyebilmekmis güçlü olmak,
Sana ''git'' dedigimde anladim...
Biri sana ''git'' dediginde, ''kalmak istiyorum'' diyebilmekmis sevmek,
Git dediklerinde gittigimde anladim...
Sana sevgim simarik bir çocukmus, her düstügünde ziril ziril aglayan,
Büyüyüp bana simsiki sarildiginda anladim...
Özür dilemek degil, ''affet beni'' diye haykirmak istemekmis pisman olmak,
Gerçekten pisman oldugumda anladim...
Ve gurur, kaybedenlerin, acizlerin maskesiymis, sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmis,
Yüregimde sevgi buldugumda anladim...
Ölürcesine isteyen beklemez, sadece umut edermis bir gün affedilmeyi,
Beni afetmeni ölürcesine istedigimde anladim...
Sevgi emekmis, Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür birakacak kadar
sevmekmis...
Can YUCEL
22 Haziran 2010 Salı
Arkadas / Friend
arkadaşının suçunu yüzüne vurmicaksın
onu affetmeyi bileceksin
onu kurtarmak yetmez, konuşurken yüzüne bakarak konuşucaksın
hiçbir zaman arkadaşını terk etmiyeceksin
doğru bir adam tanıdığında, onu bırakmicaksın
geçmişinden utanıyorsaö, utandırmicaksın
arkaşını satmak istemiyorsa sattırmicaksın
omuzları düştüğünde üstüne varmicaksın
gerçek bir dost tanığında onu hak etmeye çalışıcaksın
arkadaşın sana elini uzattığında o eli bırakmicaksın
21 Mayıs 2010 Cuma
firtina
merhaba benim adım fırtına,
bazen durur bazen eserim sağa sola.
Arada bir körüklerim yangınları,
getirdiğim gibi yağmurları.
bazen durur bazen eserim sağa sola.
Arada bir körüklerim yangınları,
getirdiğim gibi yağmurları.
13 Mayıs 2010 Perşembe
Bir mum yak!
Inandigimiz seyler icin bir mum yakmak aslinda ne kadar guzel bir metafor. Bir kivilcim ile baslayip, sonrasinda havasiz yasayamayan ama fazlasinda varligini koruyamayan ve belirli bir sure sonra sonup yok olan. Cogu zaman, gozyaslari gibi olugundan akip aglayan.
Inandigin icin once bir mum bul! Sonra guvendigin icin onu yak ve onu sevdigin icin koru alevini!
10 Mayıs 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)